“İyi, Kötü, Çirkin” filminin finalinde mezarlıkta bir üçlü düello sahnesi vardır. Üç ana karakterin yüzlerine, silahlarına yapılan yakın çekimlerle, montajın artan temposuna kendinizi kaptırıp 7 dakika boyunca gerim gerim gerilirsiniz. Fonda çalan şahane müzik de gerilimin katmerlenmesinin nedenlerindendir.
Silahı doğrulttuğunuz adamın, bir başka adama silahını doğrulttuğu ve o bir başka adamın da silahını size doğrulttuğu bir durum vardır bu sahnede. Öyle bir andır ki o, silahı ne bırakabilir ne ateşleyebilirsiniz.
Tam adını koymak gerekirse “Meksika Açmazı”dır. Stratejik olarak kimsenin yerinden kıpırdayamadığı durumu tarif etmek için kullanılır.
***
Açıklanan enflasyon rakamlarına göre Aralık ayında TÜFE rakamı beklentilerin üstünde yüzde 1,64 olarak gerçekleşirken yıllık enflasyon yüzde 8,53’e yükseldi. Piyasa medyan tahmini yüzde 0,90, 2016 sonu için medyan tahmin ise yüzde 7,65 seviyesinde oluşmuştu. Merkez Bankası Beklenti Anketi’nde ise cari ay TÜFE beklentisi yüzde 0,79, yıllık TÜFE beklentisi yüzde 7,69 şeklindeydi. Böylece hedef olarak konulan yüzde 5,0 ve tahmin olarak bir ay önce Enflasyon Raporu’nda yer bulan yüzde 7,5 tutturulamamış oldu.
İşlenmemiş gıda fiyatlarının aylıkta yüzde 5,87, yıllık bazda yüzde 4,06; hizmetler grubu enflasyonunun ise aylıkta yüzde 0,38, yıllık bazda yüzde 8,10 olduğunu hesaplamaktayım. Ana harcama gruplarına baktığımızda bir önceki aya göre alkollü içecekler grubundaki yüzde 31,59 ve ulaştırma grubundaki yüzde 12,36 artış dikkat çekici.
Asıl sıkıntı ise çekirdek enflasyon. Enflasyondaki temel eğilimi anlamak için takip ettiğimiz Özel Kapsamlı TÜFE-H endeksi yüzde 0,41 artışla yıllık bazda yüzde 7,29’a; aynı şekilde TÜFE-I endeksi yüzde 0,35 artışla yıllık bazda yüzde 7,48’e yükselmiş durumda. Bu yükseliş kur geçişgenliğine de işaret etmekte.
Benzer bir durum Yurt içi Üretici Fiyat Endeksi’nde (Yİ-ÜFE) de söz konusu. Eylül sonunda yüzde 1,8 olan yıllık Yİ-ÜFE, Aralık sonu itibariyle yüzde 9,94 oldu. Üretici fiyatları kur geçişgenliğine çok hızlı tepki verirken, TÜFE üzerinde talep koşullarına bağlı olarak yukarı yönlü baskıların olabileceğine de işaret ediyor.
Döviz kurundaki artış, yükselen enerji fiyatları ve kamu kaynaklı vergi artışları enflasyonun yüksek çıkmasındaki temel nedenler. 2016 yılının Ocak ayı enflasyonunun yüzde 9,58 olarak gerçekleşmesi nedeniyle önümüzdeki ay, baz etkisiyle enflasyonda bir düşüş görmemiz muhtemel ama kur geçişgenliğinin baskın olmasından dolayı Mayıs’a kadar enflasyondaki ateş yüksek seyredeceğe benziyor. Bunu yatıştırabilecek gelişmeler ise gıda fiyatlarının düşük seyretmesi ile kurdaki volatilitenin azalması olabilir.
***
Gelelim kritik soruya:
Peki, bu durumda Merkez Bankası 24 Ocak’taki Para Politikası Kurulu’nda (PPK) nasıl bir karar alacak?
Son PPK toplantısında, iktisadi faaliyetteki yavaşlamanın kur kaynaklı enflasyonist baskıları sınırlayacağını belirterek faizlerde değişikliğe gidilmemişti.
Yukarıda özetlemeye çalıştığım tablo enflasyon rakamlarında kur geçişkenliğinin arttığına; diğer taraftan İmalat Sanayi PMI verisi, Reel Kesim Güven Endeksi ve İktisadi Yönelim Anketi ‘nde ise ekonomik faaliyette zayıflığa işaret ediyor.
Yani Merkez Bankası, Meksika Açmazı’nda.